أَلَمْ نَشْرَحْ لَكَ صَدْرَكَ (١)
﴾1﴿
Diyanet: (Ey Muhammed!) Senin göğsünü açıp genişletmedik mi? ﴾1﴿
Diyanet Vakfı: Biz senin göğsünü açıp genişletmedik mi? ﴾1﴿
E. Hamdi Yazır: Biz senin için (mutluluğun) göğsünü açmadık mı? ﴾1﴿
وَوَضَعْنَا عَنْكَ وِزْرَكَ (٢)
﴾2﴿
Diyanet: Üzerinden kaldırmadık mı? ﴾2﴿
Diyanet Vakfı: Yükünü senden alıp atmadık mı? ﴾2﴿
E. Hamdi Yazır: Senden yükünü indirmedik mi? ﴾2﴿
الَّذِي أَنْقَضَ ظَهْرَكَ (٣)
﴾3﴿
Diyanet: Belini büken yükünü. ﴾3﴿
Diyanet Vakfı: O senin belini büken yükü . ﴾3﴿
E. Hamdi Yazır: O senin sırtını ezen yükü. ﴾3﴿
وَرَفَعْنَا لَكَ ذِكْرَكَ (٤)
﴾4﴿
Diyanet: Senin şânını yükseltmedik mi? ﴾4﴿
Diyanet Vakfı: Senin şânını ve ününü yüceltmedik mi? ﴾4﴿
E. Hamdi Yazır: Senin şanını yüceltmedik mi? ﴾4﴿
فَإِنَّ مَعَ الْعُسْرِ يُسْرًا (٥)
﴾5﴿
Diyanet: Şüphesiz güçlükle beraber bir kolaylık vardır. ﴾5﴿
Diyanet Vakfı: Elbette zorluğun yanında bir kolaylık vardır. ﴾5﴿
E. Hamdi Yazır: Demek ki, zorlukla beraber bir kolaylık vardır. ﴾5﴿
إِنَّ مَعَ الْعُسْرِ يُسْرًا (٦)
﴾6﴿
Diyanet: Gerçekten, güçlükle beraber bir kolaylık vardır. ﴾6﴿
Diyanet Vakfı: Gerçekten, zorlukla beraber bir kolaylık daha vardır. ﴾6﴿
E. Hamdi Yazır: Evet, zorlukla beraber bir kolaylık vardır. ﴾6﴿
فَإِذَا فَرَغْتَ فَانْصَبْ (٧)
﴾7﴿
Diyanet: Öyleyse, bir işi bitirince diğerine koyul. ﴾7﴿
Diyanet Vakfı: Boş kaldın mı hemen (başka) işe koyul, ﴾7﴿
E. Hamdi Yazır: O halde boş kaldın mı, yine kalk (başka bir iş ve ibadetle) yorul. ﴾7﴿
وَإِلَى رَبِّكَ فَارْغَبْ (٨)
﴾8﴿
Diyanet: Ancak Rabbine yönel ve yalvar. ﴾8﴿
Diyanet Vakfı: Yalnız Rabbine yönel. ﴾8﴿
E. Hamdi Yazır: Ancak Rabbine yönel. ﴾8﴿
İlginizi çekebilir
© 2008 - 2022 Ferdi Korkmaz. Tüm Hakları Saklıdır.