أَلَمْ نَشْرَحْ لَكَ صَدْرَكَ. (١)
1-) Biz senin göğsünü açıp genişletmedik mi?
وَوَضَعْنَا عَنْكَ وِزْرَكَ. (٢)
2-) Yükünü senden alıp atmadık mı?
الَّذِي أَنْقَضَ ظَهْرَكَ. (٣)
3-) O senin belini büken yükü .
وَرَفَعْنَا لَكَ ذِكْرَكَ. (٤)
4-) Senin şânını ve ününü yüceltmedik mi?
فَإِنَّ مَعَ الْعُسْرِ يُسْرًا. (٥)
5-) Elbette zorluğun yanında bir kolaylık vardır.
إِنَّ مَعَ الْعُسْرِ يُسْرًا. (٦)
6-) Gerçekten, zorlukla beraber bir kolaylık daha vardır.
فَإِذَا فَرَغْتَ فَانْصَبْ. (٧)
7-) Boş kaldın mı hemen (başka) işe koyul,
وَإِلَى رَبِّكَ فَارْغَبْ. (٨)
8-) Yalnız Rabbine yönel.
İlginizi çekebilir
© 2008 - 2022 Ferdi Korkmaz. Tüm Hakları Saklıdır.