الْقَارِعَةُ. (١)
1-) Kâria! (Çarpacak kıyamet)
مَا الْقَارِعَةُ. (٢)
2-) Nedir o kâria?
وَمَا أَدْرَاكَ مَا الْقَارِعَةُ. (٣)
3-) Kârianın ne olduğunu sen bilir misin?
يَوْمَ يَكُونُ النَّاسُ كَالْفَرَاشِ الْمَبْثُوثِ. (٤)
4-) O gün insanlar yayılmış pervaneler gibi olurlar.
وَتَكُونُ الْجِبَالُ كَالْعِهْنِ الْمَنْفُوشِ. (٥)
5-) Dağlar atılmış renkli yünler gibi olur.
فَأَمَّا مَنْ ثَقُلَتْ مَوَازِينُهُ. (٦)
6-) O gün kimin tartıları ağır basarsa o,
فَهُوَ فِي عِيشَةٍ رَاضِيَةٍ. (٧)
7-) Hoşnut olacağı bir hayat içindedir.
وَأَمَّا مَنْ خَفَّتْ مَوَازِينُهُ. (٨)
8-) Kimin tartıları hafif gelirse,
فَأُمُّهُ هَاوِيَةٌ. (٩)
9-) Onun anası da (varacağı yer, sığınacağı durağı) hâviye (uçurum)dır.
وَمَا أَدْرَاكَ مَا هِيَهْ. (١٠)
10-) O uçurumun ne olduğunu sen nereden bileceksin?
نَارٌ حَامِيَةٌ. (١١)
11-) O, kızgın bir ateştir.
İlginizi çekebilir
© 2008 - 2022 Ferdi Korkmaz. Tüm Hakları Saklıdır.